Tarih Yazmış Bir Milletin Terörsüz Gelecek Mücadelesi

Tarih Boyunca Zaferlerle Şekillenen Türkiye ve Terörsüz Gelecek Umudu

Türk Milleti, tarihin her döneminde var olmuş ve bugüne kadar 16 büyük devlet kurmuştur. Ancak, bir devleti kurmaktan daha önemli olan şey, onu koruyup yaşatabilmektir. Tarih boyunca büyük zorluklarla mücadele eden bu millet, aynı zamanda kaderini değiştiren zaferlere de imza atmıştır.

Bu zaferlerden en önemlileri; Dandanakan (1040), Malazgirt (1071), Miryokefalon (1176) ve Dumlupınar (1922) olarak tarihe geçmiştir.

• Dandanakan Zaferi ile Büyük Selçuklu Devleti’nin temelleri atılmış,
• Malazgirt Zaferi ile Anadolu’nun kapıları Türklere açılmış,
• Miryokefalon Zaferi ile Türklerin Anadolu’daki varlığı kesinleşmiş,
• Dumlupınar Zaferi ile vatan işgalden kurtarılmış ve yeni bir Türk devleti kurulmuştur.

Bu tarihi dönüm noktaları, Türk milletinin bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinin sembolü olmuştur.

Terörsüz Türkiye Umudu

Tarih boyunca birçok zorluğa karşı mücadele eden milletimiz, son yarım asırdır da bölücü terör örgütüne karşı büyük bir mücadele vermektedir. Bu süreçte çok sayıda güvenlik görevlimiz ve vatandaşımız hayatını kaybetmiş, ülkemiz maddi ve manevi anlamda ağır bedeller ödemiştir.

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024’te yaptığı açıklamalarla gündeme gelen “Terörsüz Türkiye” süreci, 27 Şubat 2025 tarihinde yeni bir aşamaya geçmiştir. Bu kapsamda İmralı’dan terör örgütüne yapılan “silah bırakma ve kendini feshetme” çağrısı, sürecin seyrini değiştirebilecek bir gelişme olarak değerlendirilmiştir.

Devlet yetkilileri, bu süreçte herhangi bir müzakere ya da pazarlık yapılmadığını, terör örgütünün silah bırakmasının ve kendini tasfiye etmesinin beklendiğini ifade etmektedir.

Meslek hayatım boyunca terörle mücadeleyi yakından takip eden biri olarak, geçmişte benzer süreçlerde yaşanan acı tecrübeler ışığında dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum. Devletimizin de bu süreci titizlikle yürüttüğüne ve her türlü ihtimale karşı gerekli tedbirleri aldığını umut ediyorum.

Yaklaşan Nevruz ve Önemli Bir Dönemeç

Nevruz Bayramı’na sadece birkaç gün kaldı. Bilindiği üzere, bu tarih yıllardır bazı çevreler tarafından farklı anlamlarla anılmış ve birtakım siyasi mesajlara malzeme edilmiştir. 21 Mart Nevruz etkinlikleri ile 4 Nisan’da Halfeti’de yapılan etkinlikler, bu sürecin samimiyet testlerinden biri olabilir.

Terörün tamamen sona ermesi, sadece devletin değil, tüm milletin yararına olacaktır. Eğer süreç olumlu ilerler ve terör örgütü koşulsuz olarak silah bırakıp kendini feshederse, Türkiye büyük bir kazanım elde edecektir.

Ancak eğer süreç tıkanır ve örgütün attığı adımların sadece taktiksel olduğu anlaşılırsa, devletimiz ve milletimiz geçmişte olduğu gibi gereken refleksi gösterecektir. Unutmamak gerekir ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin terörle mücadeledeki kararlılığı nettir ve bu konuda gereken adımları atmaktan çekinmeyecektir.

Bu süreç, siyasi görüşlerden bağımsız bir şekilde, sadece Türkiye’nin huzuru ve güvenliği açısından ele alınmalıdır. Tarih boyunca birçok badire atlatmış bir millet olarak, sabırla ve sağduyuyla gelişmeleri izlemeli, devletimizin aldığı tedbirleri desteklemeliyiz.

“Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler.”

Saygılarımla.